SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

ADAK BAHSİ

<< 1643 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

10 - (1643) وحدثنا يحيى بن أيوب وقتيبة وابن حجر. قالوا: حدثنا إسماعيل (وهو ابن جعفر) عن عمرو (وهو ابن أبي عمرو)، عن عبدالرحمن الأعرج، عن أبي هريرة؛

 أن النبي صلى الله عليه وسلم أدرك شيخا يمشي بين ابنيه. يتوكأ عليهما. فقال النبي صلى الله عليه وسلم (ما شأن هذا؟) قال ابناه: يا رسول الله! كان عليه نذر. فقال النبي صلى الله عليه وسلم (اركب. أيها الشيخ! فإن الله غني عنك وعن نذرك) (واللفظ لقتيبة وابن حجر).

 

[ش (يهادى) معناه يمشي بينهما، متوكئا عليهما، من ضعف به].

 

{10}

Bize Yahya b. Eyyûb ile Kuteyhe ve İbni Hucr rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize îsmâîl yâni îbni Ca'fer, Amr'dan —ki İbni Ebî Amr'dır— o da Abdurrahmân EI-A'rac'dan, o da Ebû Hureyre'den naklen rivayette bulunduki,

 

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) iki oğlunun arasında onlara dayanarak giden bir ihtiyara yetişerek:

 

«Buna ne oldu?» diye sormuş. Oğulları:

 

— Yâ Resûlâllah, nezri vardı, cevabını vermişler. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Bin ey ihtiyar! Zira Allah senden ve nezrinden ganîdir.» buyurmuş. Lâfız Kuteybe ile İbni Hucr'undur.

 

 

(1643) - وحدثنا قتيبة بن سعيد. حدثنا عبدالعزيز (يعني الدراوردي) عن عمرو بن أبي عمرو، بهذا الإسناد، مثله.

 

{…}

Bize Kuteybe b. Saîd rivayet etti. (Dediki): Bize Abdülâzîz yâni Derâverdî, Amr b. Ebî Amr'dan bu isnâdla bu hadîsin mislini rivayet etti.

 

 

 

İzah:

Bu hadîsi Buhârî «Cezâü's-Sayd» bahsinde; Ebû Dâvûd, Tirmizî ve Nesâî «Eymân ve Nuzûr»da tahrîc etmişlerdir.

 

Oğullarının arasında onlara dayanarak güç halle yürüyebilen zâtın ismi bazılarına göre Kays'tır. Bir takımlar Kayser olduğunu söylemişlerdir. Künyesi Ebû İsrail 'dir.

 

Zahirîler bu hadîsle istidlal ederek: «Yürümekten âciz kalan kimseye hedy kurbanı lâzım değildir.» demişlerdir. Sair fukahâdan üç kavil rivayet edilir.

 

1- Hz. Alî ve Abdullah b. Ömer (Radiyallahu anh) dan rivayet olunan bir kavle göre Kâbe'ye yürüyerek gitmeyi nezreden bir kimse bundan âciz kalırsa yürüyebildiği kadar yürür; yürüyemez oldu mu binek gider; ve bir koyun kurban eder Atâ, Hasan-ı Basrî  İmam Âzam ve İmam Şafiî buna kail olmuşlardır. İmam Âzam'a göre âciz kalmadan hayvana binenin hükmü de budur; yalnız yemininden döndüğü için keffaret verir.

 

2- İkinci kavle göre âciz kalan kimse geri döner; sonra tekrar hacceder; ve binek gittiği yeri yürür; buna hedy lâzım değildir. Bu kavil İbni Ömer, İbni Abbâs, İbni Zübeyr ile. İbrahim Nehaî ve İbni Cübeyr'den rivayet olunmuştur.

 

3- Üçüncü kavle göre geri döner; binek gittiği yeri yürür; hedy kurbanı lâzımdır. İbni »Abbâs ile Nehaî'nin birer kavli de bu olduğu gibi Saîd b. El-Müseyyeb ile İmam Mâlik dahî buna kail olmuşlardır.